Zamansız Mektup
Oturup Kendi kanını içtiğin zaman hayatın gerçek yüzü ile karşılaşmışsın demektir.
Şu ana kadar hep oynadı benimle hayat.
Hicbir zaman hayatı dalgaya almadım.
Ama herkese görünen taraf hep hayatı dalgaya aldığımdı. Çok şey kafama takıp duruyorum çözümü ölüm mü Diye düşünüyorum hep.
Öldüğüm zaman her şey bitecek miydi gerçekten, yoksa yeni Bir başlangıç mıydı?
Beni neleri beklediğinin daha hayat bana hangi kötü sürprizleri çıkaracak bilmiyorum.
Ya da hayatın elinde kötü sürpriz kozu kaldı mı bunu sorgulamalıydım. En son vardığım nokta iki arada bir derede kaldığımdı.
Birazcık sinirlendiğim zaman migren atakları mı durduramıyorum.
Hiç kimse bulunduğum durumun ciddiyetini henüz kavrayamadı.
Dünya da hayat sadece güneşin sadece doğup batması değildi. Güneş batıyor ama Bir daha doğmuyor . Doğmasını bekliyorsun doğmuyor.
Duygusal biri değildim yavaş yavaş duygusal oluyorum gibi .Belki de ölümün kokusunu aldığımdandır.
Kimle karşılaştıysam hep bir dert deryasında.
Sen ne yaşadın diyorlar. Keşke yaşadıklarımı bir ağacın sonbahar da yaprak dökümü gibi bir şey olsaydı da bir çırpıda anlatabilseydik.
Bir kaç şey anlatmaya çalışıyorsunuz karşındakine . Sözcükler tam telafuz edemiyorsunuz. Sözcükler boğazımda düğümleniyor. Sonuç olarak bak ben senden daha çok şey yaşadım diyorlar.
Normal insanlar başını yastığa koyduğu Zaman uyuyabiliyorlar. Ben neden uyuyamıyorum. Eğer ki bunları yaşayacakları mı bilip dünyaya gelseydim. Gelmeden yaşamadan kendimi patlatmak isterdim. Bazen yaşamaktansa hiç yaşamamak daha iyidir.
Çocukluğu mu yaşadım dersem yalan olur.
Çocukluğumu yaşadım daha büyük şeyler düşünerek yaşadım. Hep yetişkinler gibi düşünmeye sebep oldular.
Hayatım boyunca karşılaştığım tüm insanlar ın eseridir.
Bazen kendime soruyorum hep geç mi kaldım yoksa geç mi bırakıldım.
Yalnızlık en değerli mutluluktur.
Çayın tadı sigaranın kokusu ve doğmamış çocukların gülüşü için değerdi. Belki de hayat onun dışında yaşamım in sonu ile başlangıcı aynı olurdu benim için.
Sadece benim empati yeteneğim tek mi gelişmişti.
Üzerime Bir gömlek gibi yapışmıştı yırtıp atamıyorum empatiyi lanet olsun.
Keşke yıkık bir binanın altında kalsaydım.
Ya da bir benzin deposunda bir anda cesedimin parcalanişini izleyebilseydim.
18 ocak 2021 gece 01:56 gösterdiğinde. Hep 2021 hayatım için iyi olacak derdim. İstediklerim bir bir olacak derdim. Maalesef insanlar kendilerini sürekli düşünüyorlarmış.
2021 in cebinde bana ait hiçbir not olmadığını anladığım an anladım ki oda gelip el sallayıp gidecek bana.
Şuan dışarısı çok soğuk ama içim daha da soğuk.
Hayattan soğudum.
Ben insanların samimiyetsizliğinden
Soğudum. O kadar soğudum ki
içim yanıyor.
Değer verdiğim kişiler bir elin parmaklarını geçmez. Hayat onları da alacak sonunda benden biliyorum.
İnsanoğlu cesur olmalıdır, hayata resti çekebilmelidir.
Yeri geldiğinde yüzleşebilmelidir ve vedalaşabilmelidir.
Etrafında insanlar olması ama kendini yalnız hissetmen tarifini hiç kimse bilmez diyemem.
Bunu sadece yaşayan bilir.
Son günlerde etrafımda insanlar intihar ediyor . Neden Diye düşünüyordum . belki de son seçenek kaldığı içindi.
Ben hiçbir olaydan etkilenmem . Yada başkalarının hayatlarından başkaları gibi hiçbir zaman etkilenmedim. Yaşadiklarım yeterdi bana çünkü.
Çocukluğum da küçük dünyamda koskoca bir çocuk vardı. Herkes bir parça alıp götürdü o koca dünyamı zindana çevirdiler .Bazen soruyorum kendime gerçekten kişilik karmaşası içinde miyim acaba diye.
Belki de bu günlerin gelmesine neden olan kişilere sormak lazım !!!